“ Evlilik ilk üç yıldan sonra oturuyor bence. İşte canım, ancak ‘alışıyorsun’ karşı tarafa.” diye devam eden bir sohbet sonrasında düşünmeye başladım. Evliliklerin ‘alışmak’ yahut ‘anlaşmak’ üzerine mi kurulduğunu belirlemeye çalıştım. Bu kutsal çatı altında bulunanlarınız ne der bilmiyorum ancak öncelikle şunu belirtmeliyim; alışmak ile anlaşmak birbirinden çok başka anlamları olan kelimeler. Alışmak, yaşamın olağan döngüsünden veya döngünün yarattığı zorunluluktan kaynaklanır. Alışmak için çaba değil süre gerekir. Dolayısıyla alışmak, emekçinin emeğinin karşılığı değil, mirasçının konduğu mirasıdır. Evlilikte ‘anlaşmak’ ise karşılıklı fedakârlığı ve gerçek sevgiyi gerektirir. Kurallarını sevginin ve birleşen iradenin koyduğu çok güzel bir anlaşma...Ancak toplum baskısı, çocukların varlığı, dini inançlar, sosyal ve ekonomik durum evliliklerde ‘alışmak’ kavramını ta çocukluğumuzda belleğimize yerleştirilir. Ve sonunda evliliklerin birçoğunda 'anlaşabilmek' alışabilmek sürecine feda edilir. Bir de üçüncü bir 'A' var ki ona da değinmek gerekir. Bu, 'Anlamak' ile gelen 'A'dır. Avukatlık stajımı yaparken karşılaştığım birçok boşanma dilekçesinde "Anlaşamıyoruz...", "Beni anlamıyor, farklı dünyaların insanlarıyız..." ile başlayan cümlelere şahit olmuştum. Bunun ne demek olduğunu zamanla pek daha iyi anlıyorum .
Atalarımız "Davul bile dengi dengine çalar." diye boşuna söylememişler. Dünyada yaşayan altı buçuk milyar insan kadar farklı kişilik, bu kişiliklerin büyüyüp topluma kazandırıldığı ( yahut kazandırılamadığı) farklı aile, sosyal yaşam var. Pek tabi bu çerçevede insanın birebir eşini, 'dengini' bulması çok zor. Gerçek yaşam 'Biz aşığız, evleniyoruz..." cümlesinin çoğu zaman uzun bir yolculuk olmasına maalesef izin vermiyor dostlar. Bunun için benzer aile yaklaşımlarında ve yetiştirilme şartlarında büyüyen insanların birbirini çok daha iyi 'anladığını' düşünüyorum. Çünkü siz her ne anlatırsanız anlatın, anlattığınız karşı tarafın anladığı kadar ile kalıyor. Bu yüzden evliliklerde 'Anlaşabilmenin' esas olduğunu, anlaşabilmenin de temelinde 'Anlayabilmek' olduğunu düşünüyorum. Bizim oralarda 'Bekar kişiye eşini boşamak kolay gelir." derler. Bunu da üzerime alınıp, bu kutsal müessese için sürç-i lisan etmişsem affola diyorum.
Sevgiyle,
Feride Hande BATMAZ